Zeytin Yetiştiriciliği
Zeytin Yetiştiriciliği
Zeytin ağacı dünyanın en eski meyve ağacı olarak bilinmektedir. Anavatanı Anadolu‟dur. Ülkemizde yaklaşık 110 milyon zeytin ağacı bulunmaktadır. Zeytin varlığımızın % 75‟i çorak ve engebeli kır arazilerdedir. Ticari anlamda yetiştiricilik Ege, Marmara ve Akdeniz bölgesinde yapılmaktadır.
Ürettiğimiz zeytinlerin % 90‟ı siyah zeytin olmakla birlikte, yeşil zeytin üretimi son yıllarda artmaktadır. Zeytin üretimimizin % 75‟i yağlık, % 25‟i sofralıktır.
Ülkemizdeki zeytin ağaçları bir yıl çok, izleyen yıl ise az ürün vermektedir. “Periyodisite” denilen bu olgu üreticiler tarafından “var yılı -yok yılı” olarak bilinmektedir. Periyodisite bir ölçüde zeytin ağacının genetik özelliğidir. Ancak, zeytinin hasat edilme biçimi de periyodisitenin şiddetini arttırmaktadır. Özellikle, ülkemizde hasadın çırparak ya da benzeri şekillerde dallara zarar vererek yapılması gelecek yılın ürününü olumsuz etkileyerek periyodisiteyi arttırmaktadır.
Ayrıca, budama zamanı ve yönteminin, gübrelemenin, sulamanın, toprak ve ağaç bakımının, hasat edilme şeklinin, hasat zamanının ve iklimin periyodisitenin artma veya azalmasına etki ettiği de bilinmektedir. Türkiye’de periyodisitenin verime etkisi çok yüksektir. Yapılan bir araştırma sonucunda Türkiye’de son 20 yılda periyodisitenin etkisinin % 52′ dolayında olduğu bildirilmiştir. Ülkemizdeki Zeytinlerde var yılı veriminin, yok yılı veriminin 5 katı olduğu da saptanmıştır. Zeytin yetiştiricileri üretim sırasında kültürel uygulamalara yeterince önem verdiği takdirde periyodisitenin etkisinin azalması da beklenmelidir. Nitekim sulama, gübreleme, budama vb. kültürel uygulamaların büyük ölçüde yapıldığı İspanya’da zeytinlerde periyodisite sadece % 20 dolayındadır.
Ürettiğimiz zeytinlerin % 90‟ı siyah zeytin olmakla birlikte, yeşil zeytin üretimi son yıllarda artmaktadır. Zeytin üretimimizin % 75‟i yağlık, % 25‟i sofralıktır.
Ülkemizdeki zeytin ağaçları bir yıl çok, izleyen yıl ise az ürün vermektedir. “Periyodisite” denilen bu olgu üreticiler tarafından “var yılı -yok yılı” olarak bilinmektedir. Periyodisite bir ölçüde zeytin ağacının genetik özelliğidir. Ancak, zeytinin hasat edilme biçimi de periyodisitenin şiddetini arttırmaktadır. Özellikle, ülkemizde hasadın çırparak ya da benzeri şekillerde dallara zarar vererek yapılması gelecek yılın ürününü olumsuz etkileyerek periyodisiteyi arttırmaktadır.
Ayrıca, budama zamanı ve yönteminin, gübrelemenin, sulamanın, toprak ve ağaç bakımının, hasat edilme şeklinin, hasat zamanının ve iklimin periyodisitenin artma veya azalmasına etki ettiği de bilinmektedir. Türkiye’de periyodisitenin verime etkisi çok yüksektir. Yapılan bir araştırma sonucunda Türkiye’de son 20 yılda periyodisitenin etkisinin % 52′ dolayında olduğu bildirilmiştir. Ülkemizdeki Zeytinlerde var yılı veriminin, yok yılı veriminin 5 katı olduğu da saptanmıştır. Zeytin yetiştiricileri üretim sırasında kültürel uygulamalara yeterince önem verdiği takdirde periyodisitenin etkisinin azalması da beklenmelidir. Nitekim sulama, gübreleme, budama vb. kültürel uygulamaların büyük ölçüde yapıldığı İspanya’da zeytinlerde periyodisite sadece % 20 dolayındadır.
Zeytin Ağacı
- Türkiye'de Zeytin Üretimi
- Verimli Zeytin Yetiştiriciliği İçin Toprak İşleme
- Zeytin Ağacı
- Zeytin Ağacı Gübreleme İşlemi
- Zeytin Ağacı Toprak İstekleri
- Zeytin Ağaçlarında Budama
- Zeytin Ağaçlarında Dal Kanseri
- Zeytin Ağaçlarının Su İhtiyacı Ne Kadardır?
- Zeytin Bahçesi Tesisi
- Zeytin Çeşitleri
- Zeytin Fidanı Seçimi
- Zeytin Hangi Bölgelerimizde Yetişir?
- Zeytin Hangi İklimde Yetişir?
- Zeytin Hasadı Ne Şekilde Yapılmalıdır?
- Zeytin Yetiştiriciliği
- Zeytinlerde Halkalı Leke Hastalığı